alışkın
Turkish
Adjective
alışkın
- accustomed
- Uzun hesaplamalara alışkın değilim.
- I am not accustomed to long calculations.
Declension
predicative forms of alışkın
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | alışkınım | alışkın mıyım? | alışkın değilim | alışkın değil miyim? |
sen (you are) | alışkınsın | alışkın mısın? | alışkın değilsin | alışkın değil misin? |
o (he/she/it is) | alışkın / alışkındır | alışkın mı? | alışkın değil | alışkın değil mi? |
biz (we are) | alışkınız | alışkın mıyız? | alışkın değiliz | alışkın değil miyiz? |
siz (you are) | alışkınsınız | alışkın mısınız? | alışkın değilsiniz | alışkın değil misiniz? |
onlar (they are) | alışkın(lar) | alışkın(lar) mı? | alışkın değil(ler) | alışkın değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | alışkındım | alışkın mıydım? | alışkın değildim | alışkın değil miydim? |
sen (you were) | alışkındın | alışkın mıydın? | alışkın değildin | alışkın değil miydin? |
o (he/she/it was) | alışkındı | alışkın mıydı? | alışkın değildi | alışkın değil miydi? |
biz (we were) | alışkındık | alışkın mıydık? | alışkın değildik | alışkın değil miydik? |
siz (you were) | alışkındınız | alışkın mıydınız? | alışkın değildiniz | alışkın değil miydiniz? |
onlar (they were) | alışkındılar | alışkın mıydılar? | alışkın değildi(ler) / değillerdi | alışkın değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | alışkınmışım | alışkın mıymışım? | alışkın değilmişim | alışkın değil miymişim? |
sen (you were) | alışkınmışsın | alışkın mıymışsın? | alışkın değilmişsin | alışkın değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | alışkınmış | alışkın mıymış? | alışkın değilmiş | alışkın değil miymiş? |
biz (we were) | alışkınmışız | alışkın mıymışız? | alışkın değilmişiz | alışkın değil miymişiz? |
siz (you were) | alışkınmışsınız | alışkın mıymışsınız? | alışkın değilmişsiniz | alışkın değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | alışkınmışlar | alışkın mıymışlar? | alışkın değilmiş(ler) / değillermiş | alışkın değil miymişler? |
conditional | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (if I) | alışkınsam | alışkın mıysam? | alışkın değilsem | alışkın değil miysem? |
sen (if you) | alışkınsan | alışkın mıysan? | alışkın değilsen | alışkın değil miysen? |
o (if he/she/it) | alışkınsa | alışkın mıysa? | alışkın değilse | alışkın değil miyse? |
biz (if we) | alışkınsak | alışkın mıysak? | alışkın değilsek | alışkın değil miysek? |
siz (if you) | alışkınsanız | alışkın mıysanız? | alışkın değilseniz | alışkın değil miyseniz? |
onlar (if they) | alışkınsalar | alışkın mıysalar? | alışkın değilseler / değillerse | alışkın değil miyseler? |
Further reading
- “alışkın”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu
This article is issued from Wiktionary. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.